Uzmanlar, haftada bir ya da iki mastürbasyonun gerilimi boşalttığını, düşsel yaşamı uyardığını, boşalmayı kontrol altına alması ile daha sonra bir eşle yapılacak cinsel birleşmede erken boşalmayı önlediğini belirterek yararından söz ediyorlar. Keza aynı uzmanlar, mastürbasyonun herhangi bir zührevi hastalığa yol açmaması yüzünden de ayrıca belli sayıda olmak üzere öneriyorlar.
MASTÜRBASYONUN NE ZARARI VARDIR?
Kız olsun, erkek olsun, mastürbasyonun uyarı kaynağı, genellikle hayal kurmadır. Kişi, bu hayal gücü oranında gerçeklerden uzaklaşır. Genç, bu suretle düş dünyası içinde doyuma ulaşmayı alışkınlık haline getirirse, giderek karşı cinsle sağlıklı ilişkiler kurmakta zorluk çeker. Bu yüzden de daha sonraları evli olduğu halde normal cinsel ilişki yerine mastürbasyonu sürdürebilir. Bu durum, gencin sosyal gelişmelerini, ilişkilerini ve ruhsal yapısını olumsuz şekilde etkiler.
İlk ilişkilerin genellikle evlilikle birlikte yaşayan annelerimiz, bu adımı yaklaşık 23 yaşlarında atarlardı. Ama son yarım yüzyılda değerler hızlı bir değişime uğradı. Artık insanlar, yaşamı zenginleştiren bir deneyim (bir oyun) gözüyle baktıkları cinselliğe daha büyük önem veriyorlar. Bunun bir anlamda sayısız yararlan var. Her şeyden önce, kapasitelerini çok genç yaşta tanıyarak cinsel olgunluğa oldukça "ilk ilişkinin'' ruhsal yara almadan aşılabilmesi çok önemli.
"ilk kez", "muhteşem bir olay" olabilir, ama çoğu kez bir "kırıklık"la sonuçlanır. Genç erkek, ilk kez korkusuyla ereksiyonu gerçekleştiremeyebilir. Genç kız da psikolojik korkuları ya da fizyolojik açısı nedeniyle ilk seferden hiçbir zevk almayabilir. Jinekolog ve seksolog Alisabetta Chclo'nun dediği gibi, "bu genç yaştaki ilk ilişkiler kimi zaman bir arabanın, kimi zaman bir arkadaşın evinde gerçekleşir. Bu, işleri daha da zorlaştırır. Hızlı davranma kaygısı, rahatsızlık, kendini güvende hissetmeme... Oysa çiftler, özellikle ilk ilişkilerinde kendilerini rahat hissedecekleri bir mekanda olmaya ihtiyaç duyarlar." İlk ilişkilerin bir başka "rahatsızlığı" da korunmayla ilgilidir. İlk ilişkiler genellikle programlanmadan, bir anlık çekimle yaşanır. Dolayısıyla, korunmak için hiçbir hazırlıkları yoktur bu gençlerin.
Ayrıca, son istatistiklere göre, ergenlik çağındaki gençlerin yalnızca yüzde 30'unun korunmayla ilgili bilgisi olduğunu öğreniyoruz. Gebelikten korunma yöntemleri, rasyonel ve olgun içeriklidir. Yani kişinin bu yöntemleri uygulaması için, gebeliğe ve dolayısıyla korunmaya kafa yormuş olması, bu konuda bilgilenmiş olması gerekir. Bu da gençliğe ve ilk aşka ne kadar zıt, değil mi?
"İlk aşk"ın bu tatsız yanlarının bir de öteki yüzü var tabu: Sağlıklı ve keyifli bir yüz... Bakın, seksolog Helen Kaplan ne diyor: "Karşılıklı güven ve olumlu bir diyalogla bütün acemilikler birlikte aşılabilir. Bu, gençlere psikoloji olarak güven duygusu da verecek ve gençler, zorlukları birlikte yenerek sonraki her seferde daha başarılı olduklarını göreceklerdir. Birlikte büyümenin en güzel yanı budur..."
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder