17 Ekim 2011 Pazartesi

Osmanlı'nın seks teknikleri

Mercimek Ahmet'in, Sultan İkinci Murat şerefine Türkçeye çevirdiği Kabusname 500 yıldır dünyaya mevsimlere göre nasıl seks yapılacağını öğretiyor.

Tarihi gerçeklere dayanarak kitabın 11'inci yüzyıl sonlarında yazıldığı tahmin ediliyor. Yazarının adı kısaca Keykavus. Eser Farsça kaleme alınmış. Kitap, yazarın oğluna verdiği bilgileri ve tavsiyeleri derli toplu bir hale getirmesinden oluşuyor. Zaten kitabın asıl adı 'Nasihatname' yani bir çeşit öğütler kitabı. Buna rağmen nasihatname yerine yazarın dedesinin adından gelen 'Kabusname' ismi tercih edilmiş. Kitap İngilizceye, Fransızcaya, Almancaya ve Rusçaya da çevrildi.

Kabusname'de en dikkat çekici kısımlar cinsellikle ilgili öğütlere yer verilen baplarda yatıyor. 15'inci bap 'Cimada faidelisin ve ziyanlısın beyan eder' başlığını taşıyor. 14'üncü babın konusu 'Aşıklık keyfiyen beyan eder.' Eş seçerken nelere dikkat edilmeli gerektiği üzerine yazılmış 26'ncı bap ise 'Avret alacak nice avret ala ve nice dirlik ede, anı beyan eder' başlığı altına alınmış.

Seks ne vakit yapılmalıdır?
15'inci bölüm kitabın en renkli bölümü. Bu bölümde seksin ne zaman yapılması gerektiği ve cinsellikte nelerden kaçınmak gerektiği ayrıntılı olarak anlatılıyor. Mercimek Ahmet, bu bölümün ilk cümlesinde şöyle diyor: 'Şöyle bilmiş ol ey oğul ki, cima etmek dünyanın lezzetlerinden bir ulu lezzettir.' Yalnız hemen ardından sekse kendini çok kaptırmanın zararlarından da bahsetmeyi ihmal etmiyor. 'Amma bunun lezzetine aldanıp çok meşgul olma, ta ki temelin aşınıp göçmeye!' Mercimek Ahmet'e göre yatakta ölçüyü kaçıran, sermayeden yemeye başlamış oluyor. Ama alınan haz nedeniyle insanın kendisini seksten yoksun bırakmaması öğütleniyor: "Çok cima etmenin ziyanı var amma az etmeğin dahi ziyanı var. Demek ki her nesne orta kararda iyidir. Ol dahi gayet arzu ile hoştur."

Kabusname'de kendini dizginleyemeyen seks bağımlılarının yapması gerekenlere de açıklık getirilmiş: 'Ve eğer kendini yenemesen bari sevdiğinle cima etme. Ta ki sevginin temeli aşınıp, göçmeye. Zira ki sevgi bir sıcak nesnedir ve cima bir soğuk harekettir. İster istemez bu soğukluk ol sıcağı bozar.'

Kitaba göre er kişi sevgilisinin üstüne çok düşüp, yerli yersiz seks istememeli. Bu tür hareketler sevgiyi aşındırıp sevgiliyi canından bezdiriyor. Keykavus anlatmaya devam ediyor: "Zira ki her ele girdiğince cima etmek hayvanlar işidir. Zira hayvanlar vakit ve bivakti bilmezler. Ne vakit ki eline girdi, işlemeğe başladı. Öyle ise adem olan, vaktin gözlemek gerek. Ta ki hayvan ile onun arasında fark ola. Biline ki bu ademdir ve de ol hayvandır."

Kabusname'nin en şok edici cümleleri ise seksin vaktini, mevsimini ve cinsel yönelimlerin rotasını çizdiği kısımlarda yer alıyor: "Issı hamamda ve ıssı günde ve katı soğukta cima etme ki ziyan olmayasın. Özellikle de yaşlılık deminde dikkat ola!" Özellikle yaşı ilerlemiş olanlar için çok sıcak ve çok soğuk havada cinsel ilişki önerilmiyor. Dahası, sarhoşlukta da seks yapmamak icap ediyor: "Kafa şarapla dumanlı olursa ne cima ettiğin bilir kişi ve ne cimanın lezzetin. Amma çok çaresiz olunca bari mahmur cima etmek yeğdir ki sefasından haberdar ola. Ol dahi arada sırada gerek. Bulduğunca kişi bunamamak gerek. Yani ele girdiğince iş buyurmuş dememek gerek. Zira ki her ele girdiğince cima etmek hayvanlar işidir. Evvel baharda gayet hoştur cima etmek ve her tabiata muvafıktır. Zira ki evvel baharın tabiatı mutedildir."

Bahar havası güzel olduğundan ve çeşmelerde bol su bulunduğundan en uygun seks mevsimi ilkbahar olarak açıklanıyor: "Bahar havası mutedil ola, çeşmelerde ve pınarlarda su çok ola. Ve âlemde hoşluk ve rahatlık arta. Bizim dahi tenimizde kandan şehvet artar.

Öyle olunca şehvet arttığı vakitte cima sefalı olur ve ziyansız olur. Görmez misin ki damarda kan artık olsa kan aldırmak faideli olur. Damar boş olsa kan aldırsa ziyan eder. Öyleyse belde döl olmasa cimanın ne faidesi vardır!"

Buradan sonra ise Mercimek Ahmet tamamen kopuyor: "Eğer kan galebe edip artsa kanı sakin etmeye çalış. Muvafık şaraplar ve yiyecekler ye. Amma çok yemek yeme, usanınca cima etme. Ve yaz olanda avretlere meylet. Kışın da oğlanlara meylet ki esenlikli olasın. Zira ki oğlan teni ıssıdır. Yazın iki ıssı bir yere gelse vücuda zarar verir. Ve avret teni soğuktur. Kışın iki soğuk bir yere gelse teni kurutur vesselam."

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder


Hakkımda

Türkiye
hipnoz ülkemizde daha anlaşılmadını düşünüyorum aslında hipnoz suanda düyada yaygın şekilde kullanılıyor diş hekimleri pisgoloklar artık hipnozun bilincindeler tedavisi zor olan vajinusmuda hipnozun sayesinde biçok ayleler mutluluu yakaladılar yazılar zizi aydınlatdı ise yorumlarınızı bekliyorum saygılarımla